5 Kasım 2007 Pazartesi

Yeni Dil :POZİTİFÇE

Kitabın Adı:Negatif Limanlardan Pozitif Sulara
Yazarı :Oğuz SAYGIN

Hayatında değişiklik yapan bir kitabın hikayesini anlatarak başlayan yazar ,ilk bakışta sanki yurtdışında bu işi ciddi şekilde yapmaya çalışan yazarların kitaplarının bir çevirisi mi acaba diyerek başlanıyor okunmaya .Ama aralara serpiştirilmiş yerel ifadeler ve yazarın kendisi ile iligli verdiği hikayeler giderek sizi daha da kitabın içine çekiyor .
Her zaman olduğu gibi bana enteresan gelen ve bu sayfalardaki yazanlar hakikaten herkesle paylaşılması gereken aşağıdaki gibidir nacizane :
  • Başarılı insanlar başarısızlıkla karşılaştıklarında ,"bu bir sonuçtur derler ve ben bu sonuçtan ne öğrenebilirim ?diye kendilerine sorarlar.
  • Zengin olmanın yolları ile alakalı bir kitabı yazan yazara giden üniversite öğrencisine yazarın hedeflediklerini bir kağıda not etmelisin .Eğer hedeflediklerini sadece kafanda düşünürsen ve yazmazsan olacakları biliyor musun diye sorar. Buna cevaben çocuk ''Ben o bana yazmamı istediğiniz şeyleri senelerden beri aklımda tutuyorum ve yıllardan beri her gece onlarla uyanıyorum deyince .Yazar çocuğu bir odaya kapatır .Odadaki bilgilsayarın ekranında 1 dakika sonra bu oda infilak edecektir yazan bir monitor vardır. Çocuk panikler ve çığlıklar atmaya başlar ve sonuca 10 saniye kala Yazar içeri girer. Ne oldu der? Baksana orada ne yazıyor.Yazar:Yazının ne kadar etkili olduğunu şimdi anladın mı evlat der sonunda .
  • DO,Mİ,FA hikayesini dillendiren müzisyenin hikayesi
  • Rosa PARKS isimli siyahi kadının 1955 yılında Montgomery kentindeki otobüslere binen beyazlara yer vermemeye yönelik yaptığı başkaldırı hareketi .
  • Benchmarking.

Bu kitabın bana en büyük katkısı zihninizde ya da çevrenizdeki insanların zihninde birşeyler var ve bu düşünceler sizin birşekilde ilgi alanınızda ise okuduğunuz herşeyi ona yorabiliyor .Düşündüklerinizi sürekli ona göre şekillendirebiliyorsunuz .Mesela son yazmış olduğum maddeyi kitapta okuyup bu akşamki toplantıda hemen uygulayacağım . Yani öğrenilenlerin hayata tatbik edilebildiği bir hayat ne kadar da anlamlı hale geliyor.

2 yorum:

MESUT SAMASTI dedi ki...

son okuduğum kitaplarda "hayallerin bir kağıda yazılması" uyarısına çok rastlıyorum. şu an okuduğum %100 düşünme gücü adlı kitapta aynı şeyi söylüyor. lakin, hayallerimin başkaları tarafından bilinmesi beni rahatsız ettiği için yazmıyorum. sebebleri vardır elbette. sana hemen bir örnek vereyim. 3 sene önce yapmayı planladığım şeyleri arkadaşlarıma anlattığımda bana gülmüşlerdi. "hayalperest" damgasını vuruşlardı bana... Allah'ın izni ile düşündüklerimin çoğu gerçekleşti, diğerleri de gerçekleşecek inş. Ancak, hala yazmış değilim onları..sence yazmak gerçekte bu kadar etkili mi?

Selim CAVUS dedi ki...

yazmak kağıda olmasa bile en azından kafaya olmalı.Dediğin gibi ben yazmama taraftarıyım ama yazsamda onları sadece kendimle paylaştığım için bir başkası haberdar olamıyor. Cüzdanımda hedefler dolu bir kağıt var mesela yıllardır.